29.7.09

Tatil Notları ;)


Tatil dönüşü biraz hüzünlüyüm doğrusu...Sezen Aksu'nun "Kalbim Egede Kaldı" şarkısı kulaklarımda...İzmiri çok özlemişim, İzmirimin herşeyi gözümde tüter olmuş...Eşimle birlikte tatilimizi Ürkmez'de kayınpederimin yazlığında geçirdik. Yazlık da ne yazlıktı hani...4 daireli müthiş bir villa...Deniz kıyısına 1 dk uzaklıkta...Hemen atlıyoruz yani evden denize ;) Ölesine güzel...

Akşamları mangal sefamız da eksik değil tabii. Mangalımız, rakımız (Tabii ki Efe Rakı)...İzmir'in nimetlerinden donatıyoruz masamızı...15 günlük bir rüya işte bizimki...
Tatilde şunu anlıyorum ki İZMİR sadece Ege'nin değil Türkiye'nin incisi...Tarihi dokusuyla, deniziyle, yeşiliyle en önemlisi de insanlarıyla yaşanılası bir şehir...

Hele ki insanları...Anlayışlı güleryüzlü hayat dolu insanları...Pazar alışverişinde bile inanasınız gelmiyor...Kalan 2 -3 kilo biberin 1 Ytl ye poşete doldurulması, para yetmediğinde "haftaya verirsin ablacım" diyalogları, peyniri almadan doyasıya yenen peynir ikramları...Daha neler neler...Herşeye rağmen hayat dolu, güler yüzlü Ürkmez insanları...

Yolculuğum esnasında annemin memleketi olan Aydın'a gitmeyi de ihmal etmedim tabii ki.Efelerin şehri Aydın...Anneannemi ziyaret etmek için Germencik-Ömerbeyli köyüne gittiğimde bir kez daha bu insanlara hayran kaldım...Özellikle de anneanneme.Allah nazarlardan saklasın..Halen bir atom karınca olan anneannem sabahın bilemediğim bir vakti uyanıyor...İnekleriyle uzunca bir vakit geçiriyor...Ben kalktığımda yeni sağıp kaynatmış olduğu sütü içmem için diller döküyor ;) Mis gibi domates koparıyor dalından. Yağlı siyah zeytin bahçemizin mahsülü...Ekmek ise anneannem yapımı ;) Peynir, diğer köylü komşumuzun koyunlarından hediye...Sadece köydeki insanların çalışkanlığına, azmine ve paylaşımlarına şaşırmıyorum. Aydın otobüs terminalinin yakınlarında yediğimiz Özkaymakçılar Pide Salonu'ndan üç kişilik yediğimiz pidenin,ayranın,suyun ve salatanın 10 ytl olmasına da şaşırıyorum doğrusu...

İzmir'e geldiğimden beri durmadan yediğim börülcenin lezzetini unutamayacağım kesin. Bamya yemeği, kabak kavurması cabası...İzmir topraklarının vücuda bir yan etkisi olan kokoreç ve midye tekrarlarından sonra kayınpederimin dayanamayıp midye dolma, bira ısmarlaması ve sahilde doyulmaz kokoreç keyfi...İzmir de dönerin, pidenin tadı bile başka...Sabahları yaptığım gevrek boyoz ve yumurta üçlemesini de özleyeceğim...Ne dersem diyim İzmir'i anlatmaya yetmez kelimelerim...
Tatilden küçük bir not diyelim ;)

Bir de hoşunuza gidecek Karpuzlu Börülce Salatası tarifi:
Malzemeler:
Yarım kilo iri taneli İzmir börülcesi
Biraz önce yenmiş karpuzun kabuğu
Hazırlanışı:
Börülceler bütün halde yıkanır. Bir tencereye konur. Ardından karpuzun dış kabuğu yıkanır. Kabuk çay tabağı boyutlarında kesilir ve tenceredeki börülcelerin üzerine kabuk yukarda kalıcak şekilde kapatılır. Hiç su koymadan kısık ateşte 15-20 dk pişirilir. Ardından kabuklar atılır ve servis tabağına konan börülceler dişlerle sıyırmak suretiyle yenir. Sadece kenar kılçıkları kalır ve geri kalan kısmı afiyetle mideye indirilir ;)

0 comments: